Eylül


Mehmet Rauf Eylül Kitap Özeti
Mehmet Rauf Eylül

Mehmet Rauf, Eylül Kitap özeti

Edebiyatımızın ilk psikolojik romanıdır. Yazar, karakterlerin ruhsal çözümlemelerini başarılı bir şekilde okuyucuya aktarır.

Roman, dönemine göre oldukça cesur bir anlatım sergiler. Konu olarak işlenen yasak aşk, kahramanların ruh halinden yola çıkarak, aynı zamanda, kadın ve erkeğin toplumdaki yerlerini etkileyici bir biçimde okuyucusuyla buluşturur.

Konu: Süreyya, Suat ve Necip arasındaki aşk üçgeni. Evlilik, sadakat ve arkadaşlığın yasak aşk karşısındaki kalıcı bağları, derinlemesine bir psikoloji ile sorgulanır.

Özgün ve oldukça başarılı psikolojik tahlil romanı olan Eylül, okunması gereken bir klasik olarak, tavsiye listesinde yerini çoktan almıştır.

Özet

Beş yıllık evli olan Süreyya ve Suat, Süreyya'nın babasının evinde yaşamaktadır. Bu durumdan memnun olmayan Süreyya, denize yakın bir yerde yaşamayı hayal eder. Süreyya tam bir deniz tutkunudur. Boğaz`da bir yalıda Suat ile yaşamak ister ama maddi açıdan bunu gerçekleştiremez. Suat kocası için babasından maddi yardımda bulunur. Aynı zamanda, Süreyya'nın halasının oğlu olan Necip'in de desteği ile bu hayal gerçekleşir.

Boğaz`da Sandal keyfi yapmayı çok seven Süreyya'ya, karısı da eşlik eder. İkisi birden denizde  olmaktan mutludur ama kocasına eşlik etmekten sıkılan Suat evde yalnız vakit geçirmeye başlar.

Necip, yalıya sık sık ziyarete gelir, beraber zaman geçirirler. Necip'in Suat için büyük bir hayranlığı ve beğenisi vardır. Bu mutlu aile tablosu Necip'in çok hoşuna gitmekte ve Suat gibi bir eş bulabilir miyim düşüncesiyle, Suat'a olan ilgisi giderek artmaktadır.

Süreyya'nın denize olan tutkusu, Suat'ı  git gide yalnız bırakacak ve kendisini, karısına karşı ilgisiz olmaya götürecektir. Necip ziyaret için yalıya geldiğinde bile Boğaz keyfinden  vazgeçmemesi bunun bir göstergesidir. Böylece Necip ve Suat daha çok vakit geçirmeye başlamış, ortak noktaları olan piyano da onları bir birlerine yakınlaştırmıştır.

Tüm bu yaşananlar farklı duyguları da beraberinde getirir. Necip'in Suat'a olan hayranlığı, takdiri artmış bu beğeni artık aşka ve bağlılığa dönüşmüştür. Necip bunun yasak bir aşk olduğunun farkındaydı. Suat'a açık açık söyleyemedi ama onsuzda yapamıyordu.

Hatta duygularına yenik düşerek, Suat'a ait olan eldiveni alıp, yastığının altına saklamıştır. Bu yasak duygular Necip'i hasta bile etmiştir. Hasta ziyareti sırasında eldivenin bulunması, Suat'ında bu aşkı öğrenmesine sebep olur. Suat, bu durumdan rahatsız olduğunu Necip ile arasına mesafe koyarak gösterir.

Bir taraftan da kendi içinde savaş vermektedir. Çünkü kocası tarafından ilgisizliğe mahkum edilmiş, yalnızlığın da etkisiyle içindeki duyguların farkına varmıştır. Evliliğindeki mutluluğu kaybetmiş, eylül adı gibi gel gitler yaşamaya başlamıştır.

Necip ile arasındaki yaşanması yasak olan duygular, iki sinide ele geçirmiştir. Daha sonra ise aralarında konuşarak bunun yanlış olduğu sonucuna varırlar.

Yaz bitince, yalıdan konağa tekrar gelirler. Necip'in ziyaretleri burada da devam eder. Bir gün; Suat, Süreyya ve Necip konaktayken yangın çıkar. Yangından dolayı dışarı koşanlar, Suat'ın olmadığını fark eder. Necip alevler içindeki konağa tekrar girer ama ikisi de yangında ölür.

Roman güçlü anlatımı sayesinde, adeta sizi de hikayesine dahil ederek, üzerinizde sağlam bir etki bırakmayı başarıyor.

Sade ve etkili anlatım gücü ile sizi okumaya davet ediyor, Okuyun pişman olmazsınız.

Yazar: Ümmügül Güven

Yorumlar